Ana içeriğe atla

Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri

Nedir bu Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri?

Bir sınav sonucu daha açıklandı ve tercih zamanı gelmek üzere. Lise mezunları hangi üniversiteye gitmeliyim hangi bölümü tercih etmeliyim diye gerek bilgisayar başında gerek etrafındakilere sorarak gerekse üniversitelerin tanıtım günlerine katılarak birtakım bilgilere sahip olmaya çalışıyor. Kimisi hedeflerini gerçekleştirecek olmanın mutluluğunu yaşarken kimisi de aldığı puan ile hayal kırıklığına uğramış durumda. Çevremden aldığım duyumlar doğrultusunda çoğu kişi aldığı puana göre bölüm araştırması yaparken Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümü ile karşılaşmaktadır.
Şimdi sizleri bir Çalışma Ekonomisti olarak üniversite tercihlerinde karşınıza çıkacak ama hakkında pek fazla bilgi sahibi olmadığınızı düşündüğüm Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümü hakkında biraz aydınlatayım.

Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünün kapsadığı alanlar ile başlayıp bölümümüz hakkında genel olarak bilgi vereyim.
ÇEKO; İktisadi ve İdari Bilimler fakültesine bağlı bir bölümdür.
Genel olarak sosyal politika, sosyoloji, psikoloji, çalışma ekonomisi, iş hukuku, sosyal güvenlik hukuku gibi konuları öğrenmenize yardımcı olacaktır. Mezun olduğunuzda okurken öğrendiklerinizi günlük hayatınızda kullanabileceğiniz alanlar sıkça karşınıza çıkacaktır. Mesela sendikalar, çalışma koşullarının düzenlenmesi, toplu pazarlık vb. gibi kavramlar artık ilgi alanınız haline gelmeye başlayacak ve en basitinden haber izlerken bile öğrendiklerinizi pekiştirebilecek hale geleceksinizdir.
Eğer ÇEKO'yu tercih ederseniz mezun olana kadar emek piyasasını (Emek piyasası: İşçi ve işveren arasındaki ilişkiyi inceleyen piyasa) yukarıda da yazdığım gibi sosyal politika, hukuk, ekonomi, sosyoloji, psikoloji ve yönetim gibi sosyal bilimler aracılığıyla açıklama yetkinliğine sahip olacaksınızdır.
4 yılı başarı ile geçirirseniz ''Çalışma Ekonomisti'' ünvanını almaya hak kazanırsınız.

Çalışma alanları:
Gerek özel sektörde gerekse kamuda çalışma alanları mevcuttur. Özel sektörde çalışmak için kendinizi geliştirmeniz önemli olup kamuda çalışmak içinse KPSS sonucunuz önemlidir. J
-Firmaların İnsan Kaynakları departmanında İK Elemanı, Uzman Yardımcısı, Uzman, Sorumlu, Yönetici
-İşçi ve İşveren kuruluşlarında (Sendikalar) Eğitim ve Toplu İş Sözleşmesi Uzman Yardımcısı, Uzman
-Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında ve bağlı kuruluşlarda Denetim Elemanı (Müfetttiş) olarak çalışma alanları bulunmaktadır.
Özel sektör olarak bakarsak; tüm İİBF mezunlarının çalışabileceği alanlarda-departmanlarda- da çalışabilmektedir. Örneğin: Satış, Muhasebe, Pazarlama vs. (Bu kısım üniversitedeyken sizin kendinizi hangi alanda geliştirdiğinizle ilgilidir. Mesela ÇEKO bölümünde olmanıza rağmen satış departmanında çalışmayı hedefliyorsanız satış alanında staj yapıp çeşitli kurslara gidebilir mezun olduğunuzda da bu alanda çalışmaya başlayabilirsiniz.)

*Önemli not: ÇEKO diğer İİBF bölümlerinden farklı olarak İnsan Kaynakları departmanına yönelik dersler içerdiği için mezun olduktan sonra bu departmanda çalışma olanağınız diğer İİBF’li arkadaşlara nazaran daha fazladır.

Unutulmamalıdır ki ülkemizde her yıl binlerce İİBF öğrencisi mezun olmaktadır. Bunun için üniversite hayatı boyunca öğrenci toplulukları, kurslar, gönüllü çalışmalar, eğitimlere katılarak staj yaparak kendinize yatırım yapmanız ve kendinizi geliştirmeniz gerekmektedir. Hatta mümkünse yurtdışı tecrübesi edinmek size ayrı bir avantaj sağlacaktır. Böylelikle binlerce İİBF’li içinde bir fark yaratabilirsiniz.
Dipnot: Bir önerim olacak. Her ÇEKO öğrencisinin izlemesi gereken film ‘’Modern Zamanlar’’
Siz ÇEKO öğrencisi olmadan izleyin arkadaşlarınızdan bir adım önde olun. J

Bol şans!

Yorumlar

  1. daha 1 hafta oldu sevmeye ve tüylerim urpertmiyor gelecegin meselegine düzenli ve sık çalışıyorum. teşekkürlee yazıyı yazana

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

El Emeği Teşekkürle Ödenmez

Haberleri okuyordum ekranın sağ tarafında çocuk oyuncuların çalışma koşullarının düzenlemesi ile ilgili bir haber gördüm, dikkatimi çekti ve tıkladım. Sayfa açılır açılmaz karşıma elinde son model tableti bulunan fotoğrafın çekildiğinden haberi yokmuş gibi yapan bilindik bir çocuk oyuncu… Haberin içeriğine baktığımda çocukların çalışma koşullarının düzenlenmesi ile ilgili birçok güzel sınırlandırmalar getirildiğini gördüm. Mesela; derslerinde başarısız olan çocuk oyuncuların çalışma izni iptal edilecek, 3 ay ile 14 yaş arasındaki çocuklara minimum asgari ücret ödenecek vb. gibi. Buralar iyi güzel. Devamında ise şu cümleler yer alıyordu: ‘’Çocuk oyuncular akşam 20.00 ila sabah 06.00 saatleri arasında çalıştırılamayacak. Ancak 6-13 yaş arası çocuklar canlı yayın olması şartıyla gece 23.00'e kadar çalışabilecekler. Çocuklarda çalışma süresi, işyerine vardığı andan itibaren başlayacak, her bir saatlik çalışmada 15 dakika mola verilecek. Mola süresi de çalışmadan sayılacak. 7 g...

Despot'un Evi: Cunda'da Çocuk Esirgeme Kurumu

Despot evi 1862 yılında sarımsak taşından inşa edilmiş. Hikayesi şu şekildeymiş: Sahildeki binayı inşa ettiren Despot, Yunanistan’ın devlet olduğu gün Rum halkının sevinçten verdiği bağışlardan çok para kazanmış. Ve o paraları doğum yeri olan Yunda’ya ( Alibey Adası ) getirmiş. Getirmiş olduğu paraların bir kısmıyla sahildeki binayı inşa ettirmiş. Despot, gelirken yanında getirmiş olduğu paralarla rahat bir yaşam sürmüş. 1877 yılının ocak ayında baskın yapan hırsızlar Despot’u öldürmüşler ve bir rivayete göre evde buldukları altın gümüş kupalarla 15.000 Osmanlı lirasını da alarak kaçmışlar. Bir hafta önce Despot evini görmeye gittik; bahçesinde bir anne, baba ve çocukla karşılaştık. Kendi aramızda konuşurken beyefendi sohbetimize katılıp ‘’522 kişiydik burada. Ne zamandır gelip görmek istiyordum ama bu şekilde bulacağımı hiç tahmin etmezdim. Evin altından yürüyerek denizi geçer adaya giderdik. Yolda kaplar, kılıç mılıç bir sürü şey bulurduk. Şimdi ne hale gelmiş. Önc...

Tırnağını annesi keser parmağını makinası.

 Geçmişe bakacak olursak; İngiltere’de başlayan sanayi devrimiyle istihdam oranlarında gözle görülür artışlar yaşanmıştır. Açılan büyük fabrikalar ile birlikte üretim artmış, işgücüne ihtiyaç oldukça fazlalaşmıştır. Kurulan makinalar büyük olduğundan dolayı iş artık evde yapılmaktan çıkmıştır. Fabrika sisteminin oluşturulması üretimin hızlanması açısından bakıldığında olumlu gibi gözükse de bu fabrikalarda çalışacak kişi açısından malesef aynı olumlu etkiyi yaratmamıştır. Erkekler ile birlikte kadınlar ve çocuklar da işgücüne katılmışlardır. Hatta erkeklerden ziyade kadınlar ve çocuklar daha ucuz işgücüne mal olduğu için fabrikalarda çalıştırılmak adına tercih sebebi haline gelmişlerdir. Tahmin edileceği üzere ucuz işgücünden en çok zarar gören çocuklar olmuştur.  O dönemin olumsuz yanlarından biri ‘’sömürü’’ idi. Emek sömürüsü göz ardı edilemeyecek kadar fazlaydı. Özellikle küçük çocuklar haklarını savunamadığı, düşük ücretle çalışmayı kabul ettikleri için tercih edilmey...